Ünlü müzisyen Osman İşmen’in Ahmet Kaya iddiası şoke etti!

“Şimdi müzik mi yapılıyor? Yeni aranjörlerin yüzde 99’u bir klavye ve bir bilgisayarla müzik yapıyor. Elektrik şalterini indirince onların müziği de biter ve aç kalırlar…”

Evet, bu sözler 50. sanat yılını kutlamaya hazırlanan Türkiye’nin en önemli müzisyenlerinden aranjör ve besteci Osman İşmen’e ait…

1973 yılında kurduğu ve şefliğini yaptığı orkestra ile profesyonel müzik kariyerine, 1977'de Aranjörlük kariyerine başlayan ünlü müzisyen ve besteci Osman İşmen, OnurAkayMedya yazarı Erkan Özbey’e konuştu. Bugüne kadar 800 albüm ve 10 bine yakın beste yaparak Türkiye’de bir rekora da imza atan Osman İşmen, Ahmet Kaya’nın en meşhur besteleri ile ilgili şoke eden açıklamalar yaptı.

İşte o röportaj:

Müzik hayatınıza nasıl başladınız?

Müzik hayatım 5 yaşında başladı. Çünkü evimizde piyano vardı. Zamanında annem de piyano çalıyordu. Kendi kendime melodiler çıkarmaya başlamıştım. Tabii ailem bunu fark edince zamanın çok ünlü bir piyano hocası vardı ve hemen onu getirdiler. Klasik piyano derslerine başladım. 12 sene piyano çalıştım. Konservatuvara gitmedim ama bir konservatuvar seviyesinde piyano çalıyordum.

Aranjörlüğe nasıl başladınız ve ilk yaptığınız albüm hangisi?

Bütün sahne repertuarlarını aranje ediyordum, notalarını yazıyordum. Aranjörlüğe o şekilde başladım. O kadar uzun zaman dilimi ki yarım asır diyebiliriz. İnşallah 50. yılımı kutlayacağım. Albüm değil de o zamanlar 45'likti. İlk profesyonel çalışmam 1976’da Gökmen'le oldu.

BÜLENT ERSOY ÇOK KAPRİSLİYDİ!

Sizi bu camia içinde en çok zorlayan sanatçı kimdi?

Keşke müzikal açıdan zorlayacak insanlar olsaydı. Kimse olmadı. Zorlayan değil de kaprisli şarkıcılar vardı. Bir Pazar günü evde misafirim var. Bülent Ersoy okuma yapıyormuş ve aradı, “Osman, Allah aşkına gel Timpani vuruşu eksikmiş.” dedi. Bir Timpani ya… Kadın tutturdu ille niye oradaki vuruş yok dedi. Dedim ki bugün Pazar yarın sabah gelince çalarım. Ersoy, “Allah aşkına, kurban olayım, hatırım için gel.” diye benim beynimin etini yedi. Lanet olsun deyip arabaya atladım stüdyoya gittim, vurdum, çaldım, kapattım ve çıktım. Kimseye bir şey demedim. Çok kaprisliydi…

“AHMET KAYA KEŞKE KEBAPÇI OLSAYDI”

Ahmet Kaya ile olan anılarınızı da dinlemek isteriz.

Çok anım var. Mesela stüdyoda Çarşamba günü kayıtlar başlayacak, Salı gününden baharatlar, acı biberler gelirdi. Ondan sonra tencereyi getirirdi. Çünkü Ahmet stüdyoyu lokantaya çevirir, kebapçı dükkânını kurardı. Güveç ve çiğ köfte yapardı. Şunu söyleyebilirim, hayatımda yediğim en iyi çiğ köfte ve güveçti. Ahmet Kaya Keşke kebapçı olsaydı.

Ahmet Kaya sürekli sizinle albüm yaparken bir dönem başka biriyle albüm yaptı. Bunun sebebi neydi?

Evet, doğru… Ben Fatih Kısaparmak’ı piyasaya çıkarmıştım ve patlamıştı. Büyük bir konser yaptık ve Ahmet de geldi. Sahnede 60 kişi var… Bunu görünce çıldırdı, bana küstü ya da kıskandı. Sonra ‘Sevgi Duvarı’ isimli albümü yapınca 100.000 tirajı bile bulamadı. Tekrar geldi bana, çok da dürüsttür. “Ben zannediyordum ki her şeyin bizde bittiğini, biz bir şey bilmiyormuşuz, her şey sende bitiyormuş.” dedi. Gülüştük… “Beni kabul et” dedi. Niye kabul etmeyeyim dedim. Sonra ‘Başım Belada’ albümünü yaptık. O zaman rock müziği daha Türkiye’de yok ve ilk rock motiflerini kullanmıştık. Çıktığı gün patlayan 2 albüm vardır. Biri Ahmet Kaya'nın ‘Başım Belada’ albümü, diğeri ise Kayahan'ın Yemin Ettim’ albümü. Bunlar sabah çıkıp öğlen patlayan albümlerdi. Rahmetli Ahmet Kaya da doğru düşünen bir insandı.

“AHMET KAYA’NIN 5 TANE BESTESİ BENİMDİR”

Bazı Ahmet Kaya bestelerinin size ait olduğu ve isminiz geçmediği söyleniyor. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

Evet, ismim geçmeyen Ahmet Kaya’nın 5 tane bestesi benimdir. Ahmet politik bir sanatçı olduğu için, ne zaman ve hangi şarkıdan mahkeme açılacak, dava olacak belli değildi. Bende hep bu durumlardan uzak durmuşumdur. Kendi adıma albümlerde o dönem ismimi kullanmak istemedim. Onun için gizledim. Mesela ‘Cinayet Saati’ mahkemelik olmuştu o zaman. Atilla İlhan'ın sözleridir… O zaman bir sözden bile mahkeme açılabiliyordu. Yani Ahmet'in adını yazmıştık ama öldükten sonra maalesef karısı hepsine sahip çıktı ve sahiplendi.

Türkiye’de Ahmet Kaya bestesi olarak bilinen hangi 5 şarkının bestesi aslında size ait?

Tedirgin, İlahi, Haydar, Cinayet Saati, Beni Vur benim bestelerimdi…

En çok bilinen ve dinlenen şarkıları saydınız…

Hatta Cinayet Saati’nin hikâyesini anlatayım. Bir gün Ahmet Kaya, “Atilla İlhan’ın bir şiiri var, 5 senedir bende. Bununla uğraşıyorum ama bir türlü besteleyemedim, lanet olsun.” dedi. Dedim ver bakayım. Eve gittim ve besteyi o gece o bitirdim. Biraz kural dışı oldu. Şiirsel anlamda şarkı çıktı ortaya. Ahmet’e dinlettim şaşırdı, “pes” dedi. Bayıldı şarkıya ve hemen albüme koyduk. Hatta Tedirgin bestem albüm ismi olmuştu.

Şimdilerde neler yapıyorsunuz?

Şimdilerde Selda Bağcan’la şarkılarımız hazır. 2019 yılından bu yana bekliyoruz. Araya pandemi girdi ve bir türlü okumaya girmedi. Bakalım inşallah okumaya girdiğinde albümü çıkaracağız…