Barış Akarsu hayranlarına hem albüm hem de film müjdesi!

2007 yılında çok değerli sanatçılarımızdan Barış Akarsu'yu Bodrum'da yaşanan bir trafik kazası sonucunda kaybetmiştik. Rahmetli Barış Akarsu'nun kuzeni ve aynı zamanda Barış Akarsu Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olan Serkan Kökdemir’le, keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Kökdemir, çok önemli açıklamalarda bulundu.

-Barış Akarsu ile kuzen olduğunuz çoğu kişi tarafından biliniyor bilmeyenler için Serkan Kökdemir Kimdir? Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Aslına bakarsanız çoğu kişi olarak nitelendirdiğimiz kısım sadece bizim, barışseverler olarak nitelendirdiğimiz abimin fanlarından ibaret. Barışseverler harici beni tanıyan ya da bilen yoktur. Okuduğum üniversitede bile beni tanıyan sayısı iki elin parmaklarını geçmez. Ben hayatını Barış Akarsu'nun merhametini, vicdanını, yardımseverliliğini, insan, hayvan ve doğa severliliğini, kişilik ve karakterini özellikle başta genç nesiller olmak üzere gelecek kuşaklara doğru ve örnek olacak bir şekilde aktarabilme yoluna adamış, bu uğurda kendi özel hayatını, aile hayatını ve geleceğini hiçe sayarak hayatında bir çok alandan fedakârlıklar etmiş, 24 yaşında deli, dolu biriyim. Barış Akarsu Kültür ve Yardımlaşma Derneği'nin Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yapıyorum. Akarsu ailesinin bana vermiş olduğu izin ve tam yetki ile onların bilgisi dâhilinde genel olarak bu ailesinin abim ile alakalı olan tüm işleriyle ilgilenen, resmi sosyal medya hesaplarının yöneten kişiyim. Konserler, etkinlikler, yardım kampanyaları, seminerler, toplantılar vb. gibi işlerin organizesini ben yapıyorum ve bütün bu yaptıklarım abimin anılması, yaşatılması, unutturulmaması ve gelecek nesillere örnek bir kişilik olarak aktarılabilmesi içindir.

-Barış Akarsu hayatında en çok neye önem verirdi?

Aslında bu sorunun cevabını tüm barışseverler bilirler ama bu konuyu biraz açarak anlatmam gerekirse, abimin önem verdiği en önemli şey sevgi idi. Hatta bu konu ile alakalı kendisinin bir sözü vardır. "Kalbinizden sevgiyi hiç eksik etmeyin. Çünkü sevgi her şeyin anahtarıdır ve paylaştıkça çoğalır..." Abim bu sözünü hayat felsefesi olarak edinmiş ve son nefesine kadar bu felsefeyle yaşamıştır. O koca yürekli büyük insan sırf sevgi, merhamet, vicdan uğruna kendi hayatından fedakarlık etmekten hiçbir zaman kaçınmamıştır. Bu fedakârlıkların belki de en büyüğü, böylesine dünyaya mal olan büyük bir sanatçı olmayı başarmasına karşın kendi adına bir ev dahi almayıp kiralarda tabiri caizse sürünmeyi seçmesi, önce ben diye düşünmeyip birikim yapmak yerine gelirini yardıma ihtiyacı olan insanlara destek için kullanmasıdır. Öyle ki lösemi hastası olan çocuklar için yaptığı konser organizasyonuna bile kendi cebinden iki adet konser bileti alarak bu organizasyonu gerçekleştirmiştir ve yaptığı yardımların çoğundan yardım ettiği kişiler, kurumlar ve kuruluşlar haricinde kimsenin hatta ailesi olarak bizlerin dahi haberi olmamıştır. Diğer sanatçıların yaptıkları tüm yardımlar gözler önünde iken, sosyal medyalarda ya da televizyonlarda dile getirilirken abimin yaptığı yardımların çoğu özellikle abimin; "Kimsenin haberi olmayacak." şartına bağlı olarak hiçbir yere duyurulmamıştır. Vefatı sonrası yıllar geçmiş olmasına karşın hala yaptığı iyiliklerle anılması bundandır. Biz dahi birçok yardımından vefatından sonra haberdar oluyorsak bu abimin ne denli değerli bir vicdana sahip olduğunun göstergesidir. O, yaşamı boyunca tüm sevenleriyle teker teker ilgilenmiş, hiçbir seveninin gönlünü kırmamıştır. Özellikle çocuklar ve çocuk olan fanları ile ayrıca özel olarak yakından ilgilenmiştir. Alçak gönüllü, mütevazı bir insandır. Öyle ki yeri gelmiş camide halkın içerisinde cemaat ile birlikte ibadetini gerçekleştirmiş, yeri gelmiş kıraathanelerde, köy kahvehanelerinde ince belli çay bardağı ile çay içip halkla iç içe yaşamıştır. Kendisini ünlü olarak görmeyen ve halktan birisi olarak gören bir halk çocuğudur. İnsan sever, hayvan sever, doğa sever ve yardım sever koca yürekli, yüce gönüllü bir insandır o. Sevgiden, merhametten, vicdandan hiçbir zaman vazgeçmemiş ve yaşam felsefesi olarak edinmiştir. Ve bunları kısacık yaşamında, 2,5 yıllık sanatçılık zamanında gerçekleştirmiştir. Ve daha anlatmadığım birçok şey... Bu bağlamda abimin hayatında en çok önem verdiği şey sevgi, gizlilik ve gösterişten uzak kalmak diyebiliriz.

-Barış Akarsu Kültür ve Yardımlaşma Derneği'nin Yönetim Kurulu Başkanı olarak derneğe dair ne gibi projeler üretiyorsunuz?

Aklımızda çok güzel ve önemli projeler var. Haddinden fazla ama en önemlisi biz bu derneği, abimin yarıda bıraktığı yoldan giderek onun yaptığı gibi yardımlar yaparak onu yaşatabilmek ve anabilmek adına kurduk. Onun adını, kendisini ve yaptığı yardımları devam ettirebilmemiz için bir resmiyete ihtiyacımız vardı. Derneğimize duyarlı vatandaşlarımızdan bağışlar talep edeceğiz ve bu toplanan bağışlar derneğin, devlet denetimi altında olan banka hesabında toplanıp biriktirilerek çeşitli yardım faaliyetlerinde kullanılacak. Abim adına onun ruhu için yardımlar yapılacak. Örneğin şuan Van'da bir köy okulunun ihtiyaçlarını karşılamak için valilikten onay bekliyoruz. Onay çıktığı gün yardım kampanyası başlatıp Van'daki geleceğimizin umudu olan öğrencilerimize ve öğretmenlerimize doğru bir adım atacağız. Daha sonrasında sanat, müzik ve enstrüman eğitimi üzerine kurslar açacağız. Dernek olarak eğitime çok önem veriyoruz. Yani kısaca şöyle özetleyebilirim. Derneğimiz, Amasra ile özdeşleşmiş olan ve 04.07.2007 tarihinde aramızdan ayrılan abimin eserlerini, anılarını ve ismini çeşitli yardım etkinlikleri, konser ve seminerlerle yaşatmak; Abimin yolundan giden genç sanatçı adaylarına destek vermek, doğaya ve çevreye destekte bulunmak, sokak hayvanlarına yardımcı olmak maksadıyla kuruldu ve bu bağlamda projelerim olacak.

-Barış Akarsu'nun hayatı ile ilgili bir film projesi ortaya çıkacak mı?

Eğer güvenebileceğimiz iyi bir yapımcı ve senarist bulabilirsek hayatını anlatan güzel bir film için start vereceğiz. Farklı bir proje daha var. Abimin, demo olarak bir kayıt cihazına sadece gitarı ile seslendirdiği, kimsenin daha önce bilmediği ve duymadığı şarkı kayıtları var. Tam 12 yıl sonra yeni bir albümü çıkıyor. Büyük ses getireceğiz. Albüm için iyi bir müzik şirketi arayışı içerisindeyiz.

-Serkan Bey, geçtiğimiz günlerde magazin programına katılan Deha Bilimlier canlı yayında "Barış Akarsu kız arkadaşıyla kavga ederken kaza yaptı" ifadelerini kullanmıştı. Bu konu hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

Bu konu bizi Akarsu ailesi olarak çok üzdü. Aslında Deha Bey konuşmanın başlarında çok güzel şeyler söyleyerek abimi anıyordu ama daha sonrasında yaptığı bu sansasyonel açıklama gerçek anlamda bizi hezimete uğrattı. Tepki gösterdiğimiz konu şu idi. Yapılan bu açıklama abim için sosyal medyada çok kötü yorumlara ve haber kanallarına ise tabiri caizse meze olmasına neden oldu. Abimin uyuşturucu ve alkol bağımlısı olduğuna, kazayı Zeynep ablanın bilerek yaptığını ve abimi ölüme sürüklediğine dair asparagas yorumlar gördüm. Haber siteleri bu açıklamayı ve asparagas olan kötü yorumları prim amaçlı kullandı ve insanların kötü şeyler düşünmesine yol açtı. Akarsu ailesi olarak biz Deha Bey'den bu konu hakkında bu şekilde açıklama yapmasını beklemezdik. Doğru olsa bile böyle bir açıklama başta ailesi olmak üzere gerçekten sevenlerini çok üzer ve üzdü de! Yine de abimi andığı için kendisine teşekkür ediyoruz.

-Barış Akarsu'nun geride bıraktığı şarkılarını dinlerken nasıl hissediyorsunuz?

Açık konuşmak gerekirse şarkılarını pek dinlediğim söylenemez. Duygusal olarak bir boşluğa sürüklüyor beni ama dinlediğim zamanlardan bahsedecek olursam, duygusallık bir kenara dursun, hemen yaşasaydı ne olurdu, neler yapardı gibi soruları düşünmeye dalıyorum fakat bu soruların cevapları hiçbir zaman bitmiyor. Bitmediği gibi de bulabildiğim cevaplar içimde burukluğa neden oluyor.

-Kuzeniniz Barış Akarsu'yu bir cümleyle nasıl tanımlarsınız?

Bu çok zor bir soru ama öncelikle böylesine bir adam, bir cümleye sığar mı diye düşünmek lazım. O, bir cümleye nasıl sığdırılabilir ki? Ama şöyle söyleyebilirim; hayatını sevgi üzerine kuran, yaptığı her işi sevgi ile yapan, attığı her adımı sevgi ile atan, insanları, hayvanları, doğayı, yardım etmeyi ve özellikle çocukları çok seven, kısa sürede çok büyük işler yaparak kendisini çok kısa sürede tüm dünyaya sevdirmeyi başaran, ... Bakın gördüğünüz gibi cümlenin sonunu getiremiyorum. Çünkü gelmez ve sonunu getirebilen de çıkmaz diye düşünüyorum. Keşke onun gibi olabilseydim.

-Serkan Bey öncelikle zamanınızı ayırdığınız için çok teşekkür ederim benim için gerçekten çok özel bir röportaj oldu. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Barış abimin söylediklerini söylemekten daha başka anlamlı bir kapanış konuşması olamaz sanırım. "Kalbinizden sevgiyi hiç eksik etmeyin. Çünkü sevgi her şeyin anahtarıdır ve paylaştıkça çoğalır." Evet, abimin de dediği gibi. Sevgi olan yerde engel olmaz. Lütfen gülün, güldürün, insanlara pozitif enerjinizi yansıtın. Moraliniz bozuk olsa bile bunu başkalarına yansıtmayın. İnsanlara, hayvanlara ve doğamıza sahip çıkın. Yardım edin. Kötülüklerden ve kötü düşüncelerden uzak kalmaya çalışın. Bunları söylemek benim haddime kesinlikle değil. Ama olması gereken şeyler bunlar... Son olarak, Akarsu ailesi olarak sizlerden destek bekliyoruz. Atacağımız her adımda yanımızda olmanızı istiyoruz. Biz bir aileyiz. Hep birlikte el ele vererek abim adına, onu anmak, yaşatmak, unutturmamak ve onun ruhu için birçok şeyi başarabiliriz. Bu konuda duyarlı olmanızı istiyorum. Biz büyük bir aileyiz. Kendinize çok iyi bakın. Sevgi ve Barış dolu günler diler, saygılarımı sunarım...