İşte Afra Saraçoğlu’nun Mert Ramazan Demir’e aldığı hediyeler!

Bugün Mert Ramazan Demir’in doğum günü…

5 erkek kardeşin en küçüğü olarak 28 Ocak 1998 yılında İstanbul’un Şile'ye bağlı bir köyünde dünyaya gelen Mert Ramazan Demir’in, annesi ev hanımı babası ise esnaftır. Aslen Vanlı bir ailenin en küçük oğlu olarak dünyaya gelen Demir, ilk ve ortaöğrenimini Şile'de tamamlamıştır.

Başarılı oyuncumuz Mert Ramazan Demir’e yeni yaşında önce sağlık, mutluluk ve sonra da sonsuz başarı dileklerimi gönderiyorum.

Aşk dilemeye gerek yok!

Çünkü Yalı Çapkını dizisinde başrolü paylaştığı partneri Afra Saraçoğlu ile aşkların en büyüğünü yaşıyor.

Bende bu yazımda, Afra ile Mert’in nasıl bir aşk yaşadıklarını, Mert’in duygusal yönünü ilk kez gözler önüne sereceğim.

Afra Saraçoğlu’nun doğum gününü hatırlıyorsunuz.

Bence, Saraçoğlu'nun "iş arkadaşıyız" açıklamasına kimse inanmamalıydı!

Çünkü Afra çok iyi niyetli bir kız ve yalan söylemeyi de hiç beceremedi.

Afra Saraçoğlu, “sadece iş arkadaşıyız, özel birlikteliğimiz yok” dedi ama muhabirler geçtiğimiz yaz Mert Ramazan Demir’le teknede çekilen dudak dudağa görüntülerini iyi bildiği için, bu sefer ayrılık sebebini sordular. Afra ise “hiç gerek yok böyle şeylere” diyerek, zaten ilişkiyi inkâr etmediğini hemen belli etmişti.

Ayrıca, röportaj devam ederken bir muhabir, önceden Afra’nın parmağında gördüğü ama o gece göremediği söz yüzüğünü de sormuştu. Afra ise “Ne yüzüğü? Seyran’ın yüzüğüdür o” esprisi ile karşılık vermişti.

Mert’in küçüklük fotoğrafını paylaştık. O özel değil yani sosyal medyada var zaten. Ancak, Afra Saraçoğlu’nun 15 yaşında Akçay’da çekilmiş bir fotoğrafını, bu sefer kendi özel arşivimden sizlere paylaşıyorum. Afra Saraçoğlu’nun özgeçmişinde Edremitli olduğu yazıyor ama aslında Afra Balıkesir’in Edremit İlçesi’ne bağlı olan Güre Köyü’nde dünyaya geldi. İlkokulu da benim 34 senedir yazlığım olan Akçay sahilinde okudu.

(Fotoğraf Onur Akay Arşivinden Özel)

Daha sonra Afra’ya geçtiğimiz günlerde gerçekleşen bir lansmanda yine Mert sorusu soruldu. Afra, bu sefer ise “özel konulara hiç girmeyelim” diyerek pot kırmıştı.

Yani bir bayan kendisi için özel olmayan, hem de kısa süre önce sadece iş arkadaşıyız dediği bir erkekle ilgili, sadece “bu akşam gelecek mi?” sorusuna, hâlâ özel kelimesini kullanıyordu.

Sizce bir bayan sadece iş arkadaşı olan biri ile ilgili böyle bir soruya, böyle ‘özel’ bir cevap verir mi?

Vermez tabii…

Daha sonrada Mert hayatında kimsenin olmadığını ifade etmişti.

Ancak bu açıklamalardan kısa süre sonra Afra’nın evinde buluştular ve geceleri çok geç saatlerde de buluşmaya devam ettiler.

Hatta Mert Ramazan Demir, geçtiğimiz günlerde dizinin yeni bölümlerinin çekimleri devam ederken, yorgunluğa yenik düşmüş ve sette uyuya kalmıştı.

İşte bunun tek sebebi o gece buluşmalarıydı.

Birbirlerini görebilmek için sete uykusuz gitmeyi göze alıyorlardı.

Ben hiç ayrılmadıklarını, dizinin reytingleri nedeni ile bu açıklamaları yaptıklarını defalarca yazdım.

Ama yine bana inanmayan çok insan vardı.

Instagram adresime, “senaryo yazma”, “yalan söyleme”, “dizinin senarist kadrosuna gir” şeklinde binlerce mesaj yağıyordu.

Aslında ben onların gerçek hayattaki aşk hikâyelerini yazıyordum.

En sonunda Mert Ramazan Demir Afra Saraçoğlu'nun evine girerken yakalandı ve sonra ikili bir konserde sarmaş dolaş eğlenirken görüntülendi.

Biliyorsunuz Afra ile Mert’in büyük bir aşk yaşadığını, henüz ikili teknede dudak dudağa yakalanmadan önce yazan ve magazin programlarında Türkiye’ye duyuran yazarlardan da biriydim.

Tekne olayından önce ise usta gazeteci Bilal Özcan’ın canlı yayınında, "şiirler yazılacak bir aşk yaşıyorlar" diye açıklama yaptığımda, sadece benim açıklamama inan Bilal Özcan olmuştu. Çünkü Bilal ağabey de Türkiye’de aşk yaşadıklarını ilk söyleyen gazetecilerdendi, aşk yaşadıklarını biliyordu ve söylüyordu.

Hatta Mert Ramazan Demir'in Afra Saraçoğlu'na bir otelde evlenme teklif ettiğini ve kendi aralarında söz yüzüğü taktıklarını da Türkiye'ye ilk duyuran yazardım.

Magazin gündemine bomba gibi düşen ve basında geniş yankı bulan bu sözlerime gülenler ve inanamayanlar olmuştu.

Hatta magazin yorumcuları bile beni eleştirdi ve yanlış istihbarat aldığımdan bahsetti.

Çünkü herkes bu yakınlaşma için PR diyor ve geçiyordu.

Sonra Afra ile Mert’in gece geç saatlerde evde buluştuklarını söylediğimde, yine bana gülenler oldu.

Şimdi her dediğim doğrulandı!

Çünkü ben haber olsun diye bugüne kadar hiç yazmadım.

Gerçekleri sizler için yazdım ve yazmaya da devam edeceğim.

Mert Ramazan Demir’in doğum günü, Sarıyer’deki bir balıkçıda kutlandı.

Afra, sevgilisi Mert’e iki ayrı hediye almış ve balıkçıya gitmeden önce hediyelerini vermişti.

Bir kazak ve bir gözlük alan Afra’ya ise balıkçıda çok özel iki hediye geldi.

Bir akrostiş ve bir beyaz gül!

Neden geçen sene şiirler yazılacak bir aşk yaşıyorlar demiştim?

Çünkü Mert Ramazan Demir’in çok duygusal olduğunu, hatta zaman zaman aşk dörtlükleri yazıp Afra Saraçoğlu’na gönderdiğini de biliyordum.

İşte Mert Ramazan Demir’in Afra Saraçoğlu’na yazdığı ve hediye ettiği duygusal bir aşk akrostişini de ilk kez sizlerle paylaşacağım.

Afra’nın anlamı berrak, temiz ve saf demek…

Beyaz gül ise duruluk ve masumiyettir. Evlilik gibi kutsiyet atfedilen seremoniler için vazgeçilmezlerdendir.

Hâlâ bu aşka PR diyenler varsa, Mert Ramazan Demir’in beyaz gülle birlikte Afra’ya yazıp verdiği ve baş harfleri Afra olan şu dörtlükteki duygulara baksınlar:

Afram

Afram prensesimsin adın gibi saf aşkım

Fıstığım beyaz gülüm senindir gönül tahtım

Rastladım mecnun oldum böyleymiş benim bahtım

Afra ile Mert diye efsane olmak ahtım

Şiir: Mert Ramazan Demir

(Akrostiş Onur Akay Arşivinden Özel)