Ümit Aksoy röportajı!

Son yıllarda yaptığı çalışmalarla arabesk ve fantezi müziğe farklı bir anlayış getiren ve tarzıyla gönüllerde taht kuran biri…

Düzgün yaşantısı, kaliteli duruşu, şıklığı ve işine olan sevdası yaptığı müziğe o kadar güzel yansımış ki, dinleyenlere adeta bir müzik ziyafeti yaşatıyor. Sevilen bir isim o…

Özcan Denizin kuzeni olan, başarılı çalışmalarıyla göz dolduran Ümit Aksoy ile dünden bugüne bir yolculuğa çıktık.

Şimdi samimi ve keyifli bir söyleşi OnurAkayMedya okuyucularını bekliyor…

Müziğe ne zaman başladınız?

Müziğe ilkokul yıllarında önce iyi bir dinleyici olarak başladım. Allah tarafından iyi bir müzik kulağım olduğu söylenirdi. Çünkü henüz 7-8 yaşlarımda dinlediklerimi altyapılarıyla birlikte ezberlediğimi fark etmiştim. 10 yaşında da amatör olarak sahnelere çıkmaya başladım.

Müzikle ilgilenmeye başladığında tarzından etkilendiğin isimler oldu mu? Kuzeniniz olan Özcan Deniz'in müzik kariyerinden etkilendin mi?

1980 doğumluyum o yıllarda tabii arabesk çok baskın ve önde gelen bir müzik tarzıydı. Bütün Türkiye gibi bende İbrahim Tatlıses, Müslüm Gürses, Emrah gibi büyük kitlelere hitap eden sanatçıları dinliyordum zaten o dönemler fazla sanatçıda yoktu. Bu büyük isimlerin okumalarından, müzik anlayışlarından ve çalıştıkları çok değerli söz yazarı ve müzik adamlarından çok etkilendim, beslendim. Özcan ağabeyim çıktığı günden beri Türkiye’nin star sanatçılarından biridir ve onun kariyerinden bu kadar yakın olup da etkilenmemek tabii ki mümkün değil. Gittiği yol ve başarıları benim için her zaman bir örnek teşkil etmiştir.

Son dönemde yapılan albümleri nasıl buluyorsun? Beğendiğin albümler ve isimler hangileri?

Son yıllarda maalesef repertuara yeni şarkılar pek giremiyor. Çok fazla iş çıkmasına rağmen gerek müzik piyasasında özellikle arabesk tarzın durgunluğundan gerekirse de üretim verimsizliğinden dolayı eskiden dinlediğim kalitede sanatçılar ve albümler yok. Yine de işini çok iyi yapan isimler var bu da bana ümit veriyor. Umarım herkes daha güzel işler yapar ve tekrar eski hareketli dönemler yakalanır.

Söz ve müzik yapan birisiniz. Bu yeteneğiniz nereden geliyor?

Söz yazmak ya da müzik yapmak için herhangi bir eğitim almadım. Tamamen Rabb’imin bir tecellisi, bir lütufudur. Zaten duygunun eğitimi olmaz bu içten gelen bir durumdur.

Her yaşadığınız olayı, şarkı yapıyor musunuz?

İlk bestemi 2002 yılında 22 yaşında yapmıştım. O zamanlar böyle bir yeteneğim olduğunu fark etmemiştim. Bir tane şarkı yaptım daha da yapamam diye diye düşünüyordum. Sonra zaman içinde gördüm ki, ne yaşıyorsam, maşımdan ne geçiyorsa bütün kırgınlıklarımı, üzüntümü, şahit olduklarımı sözlere ve müziklere dökmeye başladım, yani hepsi gerçek hikayelerdir. Herkesin bir metodu var. Fakat hiçbir zaman oturup da bir şarkı yapayım da bundan ticari bir gelir elde edeyim diye yapmadım ama yapanlara saygı duyuyorum. Kısacası yaşamadığım hiçbir şeyi yazmam müziğini de yapmam.

Modayla, aranız nasıl?

Modayı çok takip ettiğimi söyleyemem, yakışanı giymekten yanayım. Yıllardır elimden geldiğince gerek günlük hayatımda gerekse sevenlerimin karşısına çıkarken özen göstermeye çalışıyorum.

Son yıllarda yeniden yükselişe geçen arabesk ve fantezi müziğe Ümit Aksoy ile yenilikçi bir anlayış geliyor. Bu konuda düşünceleriniz?

Arabesk, fantezi müzik benim çocukluğumun müziği o yüzden bir yatkınlığım, bir kulak aşinalığım var, bir de duygusal biriyim. Allah tarafından hüzünlü bir yanım var, o yüzden bu yönlerimi birazda müziğin teknikleri ile birleştirip elimden geldiği kadar insanlarla paylaşmaya çalışıyorum. Tabii benim bir de Türk Hak Müziği yanım var. Arabesk müzik ve halk müziği benim için kalbimin iki yarısı gibidir.

Yıllardır birçok ünlü ve yeni sanatçıya verdiği bestelerinizle dikkat çekiyorsunuz. Kimlere beste verdiniz?

Uğur Karakuş, Cansever, Hüzün, Nuray Hafiftaş, Pınar Dilşeker, Mehtap Yılmaz ve daha başka birçok ismi belirlenen ve yeni solistlere beste verdim.

Türkiye'de benim gibi beş müzisyen daha çıksa, müzik devrimi olur" diyecek kadar kendine güveniyorsunuz. Bunu biraz açabilir misiniz?

O sözü söylediğimde sanırım sene 2007 yılıydı. Önemli bir gazeteye yapmıştık. Zaman beni haklı çıkardı çünkü hamdolsun yaptıklarım her geçen gün da ha da anlaşılıyor, takdir ediliyor, dikkate alınıyor. Demek ki gittiğim yol doğru bir yol.

Hiç oyuncu olmayı düşündünüz mü?

Oyunculukla bir dönem etrafımdakilerin tavsiyesi ve baskısından dolayı ilgilenmek istedim birkaç projede kısa dönemler yer aldım. Açıkçası müzikten aldığım hazzı oyunculuktan aldım diyemem. Daha iddialı ve bana uyan teklifler olursa tabii ki düşünebilirim sonuçta sinemada güzel sanatların bir müzik dalı gibi.

Evlendiniz hayırlı olsun nasıl tanıştınız?

Çok teşekkür ediyorum. Bizimkisi çok özel ve anlamlı bir buluşma diyelim. Kısacası kader...

Sizi basında fazla göremiyoruz. Bu sizden mi kaynaklanıyor?

Müzikle uğraşan biriyim o yüzden magazin sektörüne değil müzik sektörüne hizmet ediyorum. Bu tercihimden de oldukça mutluyum. Çünkü benim hayat tarzıma da uyan budur.

Son soru olarak günümüz magazinini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Magazin eskiden çok daha kuvvetli bir kulvardı, açıkçası insanların bir popülerlik yakalamaları için bir yetenekten çok magazinsel sansasyonel olaylarda olmaları çok etkiliydi sanırım artık sosyal medya ortamında sanatçılar kendilerini kendi sayfalarında paylaştıkları için halkın bir merakı kalmadı. Eskiden beni çekmeyin diyen, merak uyandıran insanlar şimdi en özel hallerini kendileri çekip takipçileriyle paylaşıyorlar. Bu da bence magazine olumsuz anlamda yansımıştır. Çünkü kolay ulaşılan şey özelliğini yitirir.