Melek Mossolar delikanlıca alkışlanmalı!

Son zamanların en çok konuşulan ve bir kesim tarafından da en çok taşlanan Kayseri doğumlu güzel sanatçı Melek Mosso’yu şahsen kendi adıma çok beğeniyor çok da başarılı buluyorum. Yanı sıra mı desem önü sıra mı, bir de o kadar sempatik ve samimi görüyorum ki başarısına bu doğallığının da katkı payının büyük olduğunu eklemeden geçemeyeceğim. Asıl soyadı Davarcı imiş. Mosso, İtalyanca bir müzik terimi olup “gittikçe hızlanarak” anlamına geliyormuş.

Okyanus ötesinde yaşıyor olduğumdan varlığından ilk defa geçen yıl Sibel Can, Hakan Altun ve Hüsnü Şenlendirici’nin sunduğu “Şarkılar Bizi Söyler” programına konuk olduğunda haberdar oldum. Bendeki ilk izlenimi, ne kadar saygılı ve ne kadar halktan olduğu idi. Ekrandan yansıyan, sıfır egosuz oluşuydu. Ardı ardına şarkı söyledikçe de sesine ve müzik bilgisine hayran oldum. Çok sevimli ve sempatikti. Görselde o kadar hayranlık duymamıştım ama kendisini takip ettikçe gün gün hızla hem fiziki olarak hem de sahne kostümü olarak çıtayı havaya dikişiyle kaşına, gözüne, güzelliğine de hayranlığım oluştu. Halka mal olmuş her bir kişinin görselde de kendini çoğaltması gerektiğini hep savunurum. Ekranda, sahnede vb. yerde halka hitap eden ünlü ve medyatik her isim kendine bakmalı, disiplinli bir şekilde sporunu yapmalı, giyimiyle kuşamıyla tarzını oluşturmalı.

Sosyal medyada magazin sayfalarının paylaşımları altında ne kadar beğeni yağsa da bir o kadar da taşlandığı eleştirilere şahit oldum. Kimi kıyafetine, kimi sesine, kimi geldiği yere (neresi ise!) kimi ailesine saldırdıkça saldırıyordu. Aşina olup da vardığım klasik sonuç, ne üzücü ki başarılı insanların toplumun haset eden kesim tarafından alkışlanmak yerine kışkışlanmasıydı.

Yıldız Tilbe’nin dansını taklit etmesiyle de epeyce taşlanmıştı. Vay efendim o kimmiş de onun taklidini yapıyormuş! Kimse onun taklidini yapamazmış! E yapmış işte! Taklit de büyük yetenektir! Kendince Yıldız Tilbe’yi savunma ihtiyacı duyan bir kesim Melek Mosso’yu topa tutmuştu! Yıldız Tilbe bizim neslimizin değerlerinden. Melek Mosso da bugünün neslinin yeni değeri. Melek Mosso geldi diye Yıldız Tilbe bir yere gitmiyor ki! O, Yıldız Tilbe; yeri belli, kitlesi belli. Bu da Melek Mosso; bugünün en sevilen, en çok konseri olan sanatçılarından. İnsan beğendiği kişinin taklidini yapar. Ben Mosso’yu taklidinde de çok başarılı buldum. Sahne öncelikle yetenek ister, görsellik ister, şov ister. İnsanlar bir yandan dinlerken bir yandan izlerler. Sahne başkadır. Sahnede sopa gibi durulmaz. Sahne şıkırtı ister, fıkırtı ister. Sahne bir bütün oluşturarak doldurulur. Melek Mosso, sahneyi dolduran bir kadın. Yakışıyor sahneye. Yakışıyor müziğe, müzik kültürümüze. Hem de çok.

Melek Mosso, babamın kızı değil ki savunayım! Ancak ülkemizde geldiği yeri kalıcı kılıp efsaneleşecek, gün geldi mi yeri dolmayacak sanatçı kimliğini hak eden yeni bir kadın sanatçı yetişmiş, sesi, yorumu şahane, görseli göz dolduran, ışıl ışıl parlayan, sahnesi dopdolu, neşeli, gümbür gümbür, müzik bilgisi yerinde; e neden takdir etmek bu kadar zor toplum insanına? Ya da Melek Mosso, takdir etmeyi bilmeyen bu kesimle bir şey mi kaybedecek? Elbette hayır! Kendi işinde gücünde, tam gaz yoluna devam ediyor. Seveni çok, alkışlayanı bol. Onun bu hak’lı yükselişini onu kışkışlayan kesim mi düşürecek? Tabii ki hayır!

Bu kadın bugünkü bu noktaya nasıl geldi? Biraz araştırıp bilgi edinmeye çalışınca, sonradan değil de doğuştan sanatçı ruhuna sahip olduğunu gördüm. Sanatçılık, Melek Mosso’nun öncelikle ruhunda varmış! Yedi yaşında ilk bestesini yapmış! Yaşı çocukmuş ama başı da ruhu da çocuk değilmiş! Dokuz yaşında bağlama ve Türk Halk Müziği dersleri almış! Lisede iken yan flüt çalmaya başlamış. Üniversite eğitimini müzik öğretmenliği bölümünde tamamlamış. Öğrenim hayatı boyunca hem korist hem solist olmuş. Daha sonra İstanbul’a gelerek Kadıköy – Beşiktaş vapur hattında müzik yaptıkça tanınırlığı artmış. Piyano, yan flüt, solfej ve armoni dersleri vermiş. Müzik eğitimi almak isteyen öğrencileri konservatuar sınavlarına hazırlamış. Zbam The Band isimli grubu ile swing ve caz konsepti müzik yaparak birçok yerde sahne almış. O Ses Türkiye yarışmasına katılıp derece elde edemese de performansıyla hafızalara kazanmayı başarmış. Çeşitli müzik yarışmalarına katılarak ödüller kazanmış. Sonra zaten yürü ya kulum Melek olup bugünün Melek Mosso’su olmuş! İyi ki de olmuş! Yıldız Tilbe’nin Vursalar Ölmem adlı şarkısını yeniden yorumladığı video yüz yirmi milyonun üzerinde izlenme sayısına ulaşmış. 2018’de yaptığı söz ve müziği kendisine ait teklisi Kedi ile uzun süre radyoların çalma listelerinde yer almış. Son olarak da geçtiğimiz haziran ayında PowerTürk Müzik Ödülleri’nde kazandığı En Güçlü Cover Şarkı Ödülü’nü katledilen bütün kadınların ruhuna armağan etmişti.

Yıl 2023 ve Türkiye’de milyonların sevdiği güçlü bir ses Melek Mosso var. Başarısız olsaydı kimsenin umurunda olmayacaktı. Ancak başarılı olması takdir bilir ve takdir bilmez her iki kesim tarafın da çok umurunda! Benim de umurumda! Ruhunda var olan doğuştan gelen yeteneğiyle, basamakları çıkarken aldığı eğitimiyle, eğitimi sonrası çıraklığını vapurlarda, sahnelerde, yarışmalarda profesyonelleştirerek, bildiklerini bu yolun başındaki öğrencilere aktararak bileğinin hakkıyla gelmiş Melek Mosso benim çok umurumda! Bilek hakkına sahneye çok yakışmasını da eklemeden geçemeyeceğim. Sahne kostümlerine, kostümleri taşımasına, ışıltısına, performansına on üzerinden on vermeyen ancak kıskanıyordur! Yiğidin hakkı yenmez! Yense de yiyende sırıtır! Nice kıymetli sanatçılarımız var ki hakları yenmez. Yerleri dolmaz. Hepimiz bu hayattan gelip geçiyoruz. Gerimizden gelen yeni bir nesil var ve başarılı olacak olanların önü kapatılmamalı, başarılı olmuşları da kışkışlamak yerine delikanlıca alkışlamalı!

Naçizane, Melek Mosso değerlendirmem şu ki; son zamanlarda gördüğüm en güzel sahne kostümlerini o giyiyor. Yuvarlak hatları ile tam bir kadın fiziğine sahip olduğundan kıyafetleri muhteşem taşıyor. Fit vücudu ile balık gibi bir kadın. Siyah da, beyaz da ve tüm renkler olağanüstü yakışıyor. Uzun tuvaleti ayrı, mini kostümü ayrı zarafetle taşıyor. Dekoltesi avam değil, bilakis çok asil duruyor. Bunlar fiziksel görünümüne beğenim.

Babalar Günü paylaşımı beni çok etkilemişti. Toplumun acımasız kesimi, gördüğüm her karesinde gözleri böylesine içten gülen bu kadının evlât yanı ile de tanıştırdı. Yorum kısımlarına ne acımasız sözler yazıldıysa, insanı ailesinden vurmaya çalışmanın çok bel altı ve çirkin bir şey olduğunu haykırmıştı. Babasına kötü ve ağıza alınmayacak mesajlar atan çirkin yüreklere, delikanlı yüreği ile babasının kral duruşunu ve bütün bu çirkinliklerin içinde onun en güzel olduğunu göze sokup, kötülüklerinin karmasını yaşamalarını dilemişti. İdeallerine saygı göstererek elinden gelen her şeyi yapıp yolunu açan babasına vefasıydı bu. Bir de hem kendi hayallerini hem onu dünyaya getiren canı annesinin hayallerini gerçekleştirdiğini ifade ettiği annesiyle olan düetinde çok etkilenmiştim. Dahası imrendim. Tüm bu güzel tablolarına maşallah diyorum. Bunlar da aile bağına ve vefasına takdirim. Sanatçı kimliği dışında huzurlu bir evlât ve huzurlu bir âşık, gözlemlediğim evlât Melek Mosso, sevgili Melek Mosso… Bir de hayvansever, insan Melek Mosso… Tüm bu Melek Mossolar delikanlıca alkışlanmalı!