Tarih bu günleri de yazıyor

Yaşadığımız hayatın hangi döneminde kime ne şekilde faydamız dokunacak şekilde yaşamışız, oturup şapkamızı önümüze koyup düşünmek gerektiği kanısındayım.

At gözlüklerini takıp günün getirdiği şartların ortamında güneşlenir gibi sere serpe ömür geçirdiğimiz bu günlerin hesabını, çocuklarımıza nasıl bırakacağımız ciddi bir muamma harmalı.

Evet herkese söylüyorum, kendine gazeteci diyen ismini koyandan, devletin imkanlarıyla şişip nükleer bomba gibi patlama aşamasına gelenler dahil.

Aldığımız her nefesin dahi hesabını bize soracak Allah bir tarafa dursun.

Yiyip içmekle, alavere dalavere yapmakla kirlettiğiniz sosyal hayatımızın, tarih derslerinde de olsa hesabını size gelecek nesiller soramayacak mı?

Hele ki kısa sürede işgal edilip yıkılan devletlerin olduğu şu hassas dönemlerde.

Birinci öncelikli siyasiler…

Yapay etten virüslere, sosyal medyanın yobazlaştırmasından eğitim sistemimizde ki, ilkel taş devri öğretim modelimize kadar dert etmediğiniz saymakla ekleme yapıp bitiremeyeceğim dertleri dert ettiniz mi?

Gündeminizde hep temiz toplum reklamlarının altında kirli ilişkiler…

Ve sonuç…

Adam arayışı içerinde olan milyonluk kitlesel insanlar.

Ya hiç mi analiz etmiyor musunuz?

Hukuk devleti diye nara attınız sistemlerde…

Mafya ilişkilerini hükümetler ortaya çıkarır.

Yani mafyayı hükümetler bitirir, ya da basın medya kirli ilişkileri ortaya çıkarır.

Bu nasıl iş ola ki; mafya dediğiniz adamlar hükümeti bitiriyor.

Mafya dediğiniz adamlar sizin gazetecilik mesleğini sizden iyi yapıyor.

Bu ne haysiyetsiz bir durumdur, bu ne meslek hastalığıdır ki en aşağılarda sürünüyorsunuz.

Ey gazeteci kimliği taşıyıp, kopyala yapıştır gazeteciliği yapan gazeteciler.

Ey lüks arabalara şoförlerinin kapı açmalarıyla binen devletin en ufak en tavan tüm menfi yasal olan yada olmayan tüm şartlarını kullanan siyasiler.

Hiç mi utanmıyor musunuz?

Ya toplumdan değil, benden hiç değil.

Evinizdeki masum eşiniz ve çocuklarınızdan damı utanmıyor musunuz?

Ben düşülen bu seviyesizlik yüzünden sizlerden vatandaş olarak utanıyorum..

İnsanın beyni uyuşuyor…

Ne kadar seviye düşüklüğü yaşıyoruz bu ülke de…

Ey kendi menfaatinin ötesinde tasası olmayan siyasiler…

Ey kopyala yapıştır gazeteciler…

Ey bu dönen dolaplara sessiz kalıp vatandaşı bilgilendirmeyen yöneticiler…

Tarih bunu yazıyor!