Halk Adalet İster, Ṣehitlerine Vefa İster! Barışın Bedeli, Adaletin Sessizliği Olmamalı!
Şehit vermiş bir milletin evlâdı olarak ben, bu konuda ne siyaset yapıyorum ne de hayal satıyorum. Benim meselem sadece vicdandır!
OnurAkayMedya/Gazete Cep
Oğuz Şafoğlu Stewart
Son yıllarda Türkiye’de terörle mücadele sürecine dair atılan bazı adımlar, toplumun farklı kesimlerinde farklı tepkiler doğurdu. Özellikle silah bırakma yönünde yapılan açıklamalar, bir kesimde umut yaratırken, başka bir kesimde derin bir yara açtı.
Bu farklılık doğal olabilir. Zira kimimiz yaşadığımız olaylara duygusal, kimimiz siyasi, kimimiz stratejik pencereden bakıyoruz. Ancak bazı gerçekler vardır ki ne perspektife ne zamana sığar. Bu topraklarda binlerce vatan evlâdı, uğruna can verdiği bayrak için şehit düştü. O şehitlerin aileleri için her "barış" sözü, geçmişin acılarını daha derinden hatırlatır.
Şehit vermiş bir milletin evlâdı olarak ben, bu konuda ne siyaset yapıyorum ne de hayal satıyorum. Benim meselem sadece vicdandır! Evlâdını bir tabut içinde toprağa veren bir annenin, "Silah bıraktılar, artık barış var!" cümlesiyle avutulamayacağını hepimiz biliyoruz. Çünkü o annenin yüreğinde bir boşluk değil, bir yangın var! Ve o yangın, sadece adaletle sönebilir!
Barış istiyoruz; evet! Kim çocuğunun askerlikte şehit olmasını ister? Kim bir daha acı haber almak ister? Ancak şunu çok net söylemek gerekir: Barış; geçmişin üstünü örterek değil, geçmişle yüzleşerek olur! Adalet olmadan, hesabı verilmeden yapılan her "barış" girişimi, toplumun vicdanında yara açar!
Bugün ekranlara çıkıp umut pazarlayanlar, halkın nabzını değil, sadece kendi kariyerini düşünüyorsa, bu sahte barış söylemleri sadece birer plastik vitrindir. Oysa gerçek barış; halkın onurunu, şehitlerin hatırasını ve milletin adalet duygusunu zedelemeden sağlanmalıdır.
Silahların susması güzel bir gelişmedir; kimse buna karşı çıkmaz. Ancak bu suskunluğun arkasında hesap sorulmamış suçlar, unutulmuş katliamlar, affedilmiş terörist zihniyetler varsa, bu barış değil, sessiz bir teslimiyettir!
Halkın bir kesimi olarak biz susmuyoruz! Çünkü sessiz kalırsak, sadece geçmişi değil, geleceği de kaybederiz. Bugün "Artık şehit düşmesinler!" diyenler, eğer dünün hesabını sormuyorsa, yarının da güvende olamayacağını bilmeli!
Barış adına konuşanlara sesleniyoruz: Bu halk adalet ister, şehitlerine vefa ister! Gerçek barış, işte bu değerler üzerine inşa edilirse kalıcı olur! Aksi takdirde, sadece yeni acılar için geçici suskunluk olur!