İşte gerçek İstanbullu Gelin
Dizi sektöründe gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlama olan gerçek İstanbullu Gelin aslında kim?
Aldığım bir ölüm haberi beni gerçek İstanbullu Gelin’e götürdü. Beyaz Kelebekler’i eskiler mutlaka hatırlayacaktır ama gençler, ancak onların o meşhur şarkılarını hatırlar. Beyaz Kelebekler’in beş bayan solistinden biri, kim olduğunu merak ettiğimiz İstanbullu Gelin…
Beyaz Kelebekler’in hikâyesi, bizi gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlama olan, gerçek ‘İstanbullu Gelin’e götürecek…
İSTANBULLU GELİN SEVİL ÖZYURT MU?
1976 yapımı ‘Hababam Sınıfı Uyanıyor’ filminden, Adile Naşit’in unutulmaz yorumu ile hâlâ hafızlarımızda olan, ‘Sen Gidince Bak Neler Oldu’ isimli şarkıyı mutlaka hatırlayacaksınız. İşte o şarkıyı söyleyen ve meşhur eden ‘Beyaz Kelebekler’in dördüncü solisti Sevil Yaprakgül, Ocak ayında ani bir kalp krizi geçirerek vefat etti ve 21 Ocak 2018 Pazar günü Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedildi. Sevil Yaprakgül, ‘Beyaz Kelebekler’in solistliğini yaptığı dönemde Sevil Özyurt olarak tüm yurtta tanınmıştı ama maalesef ölümünü kimse duymadı. ‘Beyaz Kelebekler’ 1975 yılında Ercüment Ateş'in bestelediği "Sen Gidince" adlı bu şarkıyla, Hollanda plak listelerinde bile bir numaraya kadar çıkmıştı. Zeki Müren’den Muazzez Abacı’ya, Türkân Şoray’dan Filiz Akın’a herkesin saçına eli değmiş ünlü kuaför Muammer Yaprakgül’le evlenen Sevil Özyurt, gruba ve sahnelere veda etmişti. Mekânı cennet olsun inşallah…
(Sevil Özyurt Yaprakgül)
İSTANBULLU GELİN AYŞE SÜTÇÜ MÜ, YOKSA AZİZE GENCEBAY MI?
Önce sizleri 1963 yılına götüreceğim…
O yıllarda ‘Beyaz Kelebekler’ adlı bir grup, çıkardığı 45'liklerle müzik piyasasında dikkat çekmeye başlamıştı. Beyaz Kelebekler, 1963'te İstanbul Kabataş Erkek Lisesi'nde okuyan beş genç müzisyen Rıfat Eke, Altan Eke, Ender Akacan, Behzat Kutlubağ ve Bülent Ortaç tarafından kurulmuştu. Aralarına yedi yaşındaki gitarist Ercüment Ateş ve ilk solistleri Ayşe Sütçü'yü alarak, zamanın gazetelerinin promosyon çekilişlerinde konserler vermeye başladılar. Aynı zamanda grubun menajerliğini yapan Turgut Akyüz'ün de aralarına katılmasıyla profesyonel olarak çalışmalara başladılar. 1967 yılında ilk solistleri Ayşe Sütçü evlenip müziği bırakınca, yeni solistleri Beyaz Kelebekler’in ikinci solisti olan Orhan Gencebay’ın ilk eşi ve oğlunun annesi olan Azize Gencebay olmuştu ve 1968 yılında ikinci solistleri ile birlikte, İran Şahı'nın davetlisi olarak sarayda 14 gün kalıp altı konser vermişlerdi. Azize ise Orhan Gencebay’la evlenip ilk solistleri gibi ‘Beyaz Kelebekler’e veda etmişti. Bayan solistlerin evlenerek sahneleri ve grubu bırakması, Beyaz Kelebekler’in en büyük sorunu olmuştu.
(Orhan Gencebay - Altan Gencebay - Azize Gencebay)
İSTANBULLU GELİN ÜLKÜ ÜST OLABİLİR Mİ?
Ve gruba üçüncü bayan solist Ülkü Üst geldi. 18 Ocak 1970 Pazar gününe kadar her şey yolunda gidiyordu. Fakat o gece çok kötü bir olay yaşandı. Feci bir trafik kazası ile 3 Beyaz Kelebek yanarak can verdi. Pazar gecesi Maksim'deki programlarından sonra iki ayrı otomobile binen Beyaz Kelebekler, Adapazarı'ndaki konsere gidiyorlardı. Öndeki otomobilde menajerleri Turgut Akyüz, Ercüment Ateş ve Ender Akacan vardı. Arkadaki Chevrolet'de ise Altan ve Rıfat Eke kardeşler, Behzat Kutlubağ, grubun üçüncü kadın solisti Ülkü Üst ve Bülent Ortaç vardı. Arkadaki araba bir kamyonla çarpışarak şarampole yuvarlandı ve benzin deposu patladı. 5 Beyaz Kelebeği taşıyan o araba cayır cayır yanıyordu. Öndeki araba ise kazadan habersiz bir şekilde Adapazarı'na ulaştı. Diğer kelebekler uzun süre arkadan gelen arkadaşlarını beklediler ve sahneye onlar olmadan çıkmak zorunda kaldılar. Çok geçmeden kötü haber geldi. Altan ve Rıfat Eke kardeşlerle birlikte Behzat Kutlubağ feci bir trafik kazasında yanarak can vermişlerdi. Cesetleri kömür haline gelmişti. Otomobilde bulunan diğer iki Beyaz Kelebek ise, mucize eseri ölümden kurtulmuştu. Şişli'deki Özel İktisadi Ticari İlimler Akademisi'nde okuyan bu üç genç, 21 Ocak 1970 tarihinde büyük bir kalabalıkla Feriköy Mezarlığı'na defnedildiler. Mekânları cennet olsun inşallah.
YOKSA İSTANBULLU GELİN SEMRA İLETEN Mİ?
Geride kalanlar Beyaz Kelebekler'i sürdürmeye karar verdi ve aralarına dört yeni müzisyen alıp, hemen hemen tüm Avrupa ülkelerinde konserler verdiler. Şimdi ise üçüncü solistleri Ülkü Üst gönlünü bir erkeğe kaptırmış ve evlenerek sahnelere veda etmişti. Daha sonra gelen dördüncü solistleri ise geçtiğimiz Ocak ayında kaybettiğimiz Sevil Özyurt oldu ve söylediği ‘Sen Gidince Bak Neler Oldu’ isimli şarkısıyla Türkiye’yi salladı. Sevil’de gönlünü ünlülerin kuaförüne kaptırıp evlenince, Türkân Şoray'ın filmlerinde çocuk rolünü oynamış ve sonra sinemayı bırakıp müziğe atılan Semra İleten, grubun beşinci ve en son solisti oldu. 1970'li yılların en popüler gruplarından biri olan Beyaz Kelebekler, 1980 yılında İzmir Fuarı dönüşünde çalışmalarına son verdi.
Menajerleri Turgut Akyüz ise kendi gazinosunda, 1983 yılının Şubat ayında öldürüldü. Akyüz öldürülünce, Bülent ve Ender müziği bıraktılar ve ticaret hayatına atıldılar. Son solistleri Semra İleten ise, Londra’da yaşıyor ve sahne çalışmalarına devam ediyor.
Peki, İstanbullu Gelin bu beş bayan solistten hangisi?
Bursalı zengin bir ailenin hikâyesinden senaryolaştırılan 'İstanbullu Gelin' dizisinin asıl kahramanı, 70'li yılların efsane müzik grubu Beyaz Kelebekler'in üçüncü solisti, 1955 doğumlu olan Ülkü Üst Sarpkan’dır.
Beyaz Kelebekler’in geçirdiği o büyük kazada sağ kurtulan Ülkü, grubun solistliğini yaparken Bursalı tekstilci Ali Sarpkan'la tanışarak, aşk yaşamaya başlıyor. Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan’dan, Gönül Akkor'un menajeri ve eski kocası Hayri Küçük’e kadar herkesin onu assolist yapmak için peşine düştüğü yıllarda, o kariyerini bırakıp Ali ile evlenme kararı alıyor. Ve tüm Bursa eşrafının katıldığı masal gibi bir düğünle dünya evine giren Ülkü’nün, sanki ölüm fermanını imzalamış gibi dramı başlıyor. Eşinin ailesi ve özellikle kayınvalidesi tarafından ilk başlarda 'istenmeyen gelin' olan Ülkü, daha sonra ise kayınvalidesinin en sevdiği gelini oluyor. Müziği bıraktıktan sonra sıkılmaya başlayınca ise, aile tarafından ona bir atölye açılıyor ve Bursa’da modacılık yapmaya başlıyor. Ve yıllar sonra Ali’nin kendisini aldattığını öğrenen İstanbullu Gelin, İstanbul’a tekrar dönme kararı alıyor. 2000 yılından beri resmi bir boşanma olmasa da Ali ile ayrı yaşayan Ülkü Üst Sarpkan, İstanbul’a dönünce asıl eğitimi olan Türk sanat müziği ile ilgileniyor.
