Herkesleşme!

Sıkılmadın mı insanlardan, kuru kalabalıklardan?
Hiç mi ruhunu çürütmüyor boşa harcadığın zamanlar?
Hep aynı değil mi her şey?
 

Akreple yelkovan birbirini kovalarken, sen anı kaçırdığının farkında değil misin hala?
Bir daha mı geleceksin dünyaya?
Hiç yaşamamış gibi yaşayıp, çok şey yaşadığını sanmak yanılgı değil mi aslında?
 

Ve bu yanılgılar köreltmiyor mu yüreğini?
Neden dayatılanı kabul ediyor ruhun?
Neden baş kaldırmıyorsun o dayatılana?
 

Aynı gözler!
Aynı sözler!
 

Bıkmadın mı yalanlardan?
Nasıl anlar ki insan gerçekten insan olduğunu?
 

En son ne zaman uyudun yıldızların altında bir gece?
En son ne zaman ıslandın yağmurlu bir günde?
Ne zaman yakaladın gökkuşağını, doğan güneşi?
Ya da ne zaman ıskaladın denizde sektirdiğin taşı?
Ne zaman haykırdın doğaya seni seviyorum diye?
En son ne zaman çarptı sesin o heybetli dağlara?
Ne zaman kopardın dalından bir meyveyi?
En son ne zaman uykuna eşlik etti bir ağacın gölgesi?
Anımsadığın ne var yaşanmışlıklarına dair?
 

Evet içtin, sarhoş oldun, dağıldın, dağıttın vesair...
Ağladın belki sabahlara dek, belki gülmeyi unuttun.

Evet çalıştın, çabaladın, kaybettin, kazandın
Peki ya sonra?
 

Hep aynı nakarat değil mi şarkıdaki gibi?
Ya da aynı senaryonun bildik finali!
 

Nedir seni köleleştiren söyle?
Ya da söyleme kendinle yüzleş.
 

Geç aynanın karşısına bak yüzündeki çizgilere.
Saçlarına bak, saç diplerine…
Farkında mısın gençlik de gidiyor!
Gözlerine bak, gözlerinin derinliklerine.
Nedir seni mutlu edecek bu hayatta?

Mekanik dünya diye bir şey yok, mekanik sistem var.
Dünya çok güzel eğer keşfedersen.
 

Sistem kötü!
Her şey robotlaşmış, insanlar robotlaşmış, aynılaşmış, sıradanlaşmış...
Herkesleşme!
Herkes LEŞ zaten!
 

Sen doğayla içselleş, toprağa dokun, çimlerde yürü, taşlara bas, ağaca sarıl, çiçeği kokla, iyot, çam, kekik kokusunu çek içine, güneşi yakala…
Kitap oku, günbatımını izle, dalgalara bırak kendini…
Çıplak ayaklarınla koş altın gibi kumlarda…

Yaşlılarla sohbet et, çocuklarla oyna…
Hayvanları sev, sevdalan, sevdan ile yaşlan.

Şarkılar söyle ay ışığında, yakamozu izle bir şarap eşliğinde…

Düşlere dal, gülüşlere dal, derinlere dal, maviliklere dal…
Anı yakala!
 

Hava bedava, deniz bedava, ağaç, dağ, ay, güneş bedava…
 

Hayatı yaşa, insanca!