Keşke gerçekten bayram olsa...
Her gün binlerce kadın, çocuk ve hayvan şiddet taciz ve tecavüze maruz kalmaktadır. Çalışan kadına iş yerinde, yolda, sokakta, okulda taciz, çocuklarımıza taciz ve istismar, hayvanlara yapılan işkence şiddet tecavüz haberleriyle sarsılıyoruz.
Daha kaç kadın erkek şiddetine maruz kalacak? Parçalanmış atılmış cesetleri, bıçaklanmış, kurşunlanmış bedenlerini haber bültenlerinde gazetelerde göreceğiz? Daha kaç çocuk anne baba ya da başka yakını tarafından dövülmüş olacak? Tırnağına zarar gelmesin diye sakındığımız çocuklarımızın bedenlerine daha kaç kirli ellerin değdiğini duyacağız? Elbette erkeğe, yaşlılara ve doğaya da olan şiddete karşıyız.
Türk ceza kanunlarının daha caydırıcı olmasını bekliyoruz, kadının insan haklarının ve cinsiyet eşitliğinin güvence altına alan uluslararası sözleşmeleri hayata geçirmesinin sorumluluğunun yerine getirilmesinin önemini de bilmekteyiz.
Sahipli hayvanlar mal kapsamında değerlendiriliyor yani herhangi bir malınıza zarar verilirse aynı kapsamda mahkemeye verilebiliyor ve işlem görüyor. Sahipsiz hayvanlara verilen cezada ise idari para cezası var yani ayırım yapılmaktadır, çok üzücü bir durum hala kanun beklemekteyiz.
Küresel ekonomik zorluklarla da karşı karşıya bulunmaktayız oldukça zor zamanlardan geçiriyoruz hal böyle olunca da "bayram benim neyime" demeden edemiyorum.
Yinede siz sevgili okurlarıma hayırlı bayramlar diliyorum her şey gönlünüzce olsun, sevgilerimle.